Konya

İmalat sanayii firmalarının yeşil dönüşüm yol haritaları MEVKA desteği ile belirlenecek

MEVLANA KALKINMA AJANSI GENEL SEKRETERİ DR. İHSAN BOSTANCI, “HEPİMİZİN YAKINDAN TAKİP ETTİĞİ ÜZERE ÖZELLİKLE SON DÖNEMLERDE ADINI SIKÇA DUYMAYA BAŞLADIĞIMIZ İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ KAVRAMI, DOĞAL KAYNAKLARIN AZALMASINA RAĞMEN ARTAN DÜNYA NÜFUSU, HIZLA GELİŞEN SANAYİ, YANLIŞ TARIMSAL UYGULAMALAR, DOĞANIN VE ÇEVRENİN TAHRİP EDİLMESİ VE SAYABİLECEĞİMİZ DAHA PEK ÇOK SEBEBİN BİR SONUCU OLARAK ORTAYA ÇIKMIŞ VE GELİŞMİŞLİK DÜZEYİNDEN BAĞIMSIZ OLARAK TÜM ÜLKELERİ ETKİLEYEN NİTELİĞİYLE GÜNÜMÜZÜN EN BÜYÜK ÇEVRESEL, EKONOMİK VE HATTA SOSYAL TEHDİTLERİNDEN BİRİSİ HALİNE GELMİŞTİR" DEDİ.

Mevlana Kalkınma Ajansı (MEVKA), 2024 Yılı İmalat Sanayinde Dönüşüm Teknik Destek Programı kapsamında destek almaya hak kazanan proje sahibi firmalara yönelik Yeşil Dönüşüm Eğitim Programı düzenledi.

TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Uzmanı Dr. Tuba Budak Duhbacı tarafından gerçekleştirilen eğitim programı ile firmaların yeşil dönüşüm yol haritalarının belirlenmesi ve bu alanda çalışma yürüten insan kaynakları kapasitesinin artırılması hedefleniyor. Ajans olarak gerçekleştirdikleri eğitim programı ile ilgili değerlendirmelerde bulunan MEVKA Genel Sekreteri Dr. İhsan Bostancı, “Hepimizin yakından takip ettiği üzere özellikle son dönemlerde adını sıkça duymaya başladığımız iklim değişikliği kavramı, doğal kaynakların azalmasına rağmen artan dünya nüfusu, hızla gelişen sanayi, yanlış tarımsal uygulamalar, doğanın ve çevrenin tahrip edilmesi ve sayabileceğimiz daha pek çok sebebin bir sonucu olarak ortaya çıkmış ve gelişmişlik düzeyinden bağımsız olarak tüm ülkeleri etkileyen niteliğiyle günümüzün en büyük çevresel, ekonomik ve hatta sosyal tehditlerinden birisi haline gelmiştir. İklim değişikliği sürecine daha geniş bir perspektiften bakıldığında konunun aslında salt bir küresel ısınma olayı değil, temel bir kalkınma sorunu olduğu da açıkça görülmektedir. Çünkü iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında düşük karbonlu ekonomiye küresel düzeyde geçilmesi hususu, insanların yaşam biçimlerini, üretim ve imalat yöntemlerini değiştirecek köklü bir dönüşüm öngörmektedir. Kısaca, çevre mevzuatları nedeni ile üretim maliyetleri artan Avrupa Birliği’ndeki üreticilerin haksız rekabetten korunması için düşük maliyetli fakat yüksek emisyonla üretilmiş ürünlerin AB pazarına ihraç edilirken, içerdiği karbon yoğunluğuna göre vergilendirilmesi olarak da tanımlayabileceğimiz Sınırda Karbon Düzenlemesi pek çok sektörü yakından ilgilendirmektedir. Nitekim 2023 yılında uygulanmaya başlanan ve 2026 yılında tam kapsamlı olarak hayata geçirilmesi planlanan düzenlemenin, ilk etapta karbon sızıntı riski en yüksek ürünlere odaklanılarak; çimento, demir-çelik, alüminyum, gübre ve enerji sektörlerine, sonra ise tüm sektörlere yönelik olarak uygulanması gündemdedir. Bu durumun etkilerinin en aza indirilmesi noktasında ciddi çalışmalar yürütülmektedir. Bu çerçevede yürütülen çalışmaların başında ise AB tarafından ortaya konulan Avrupa Yeşil Mutabakatı ve ülkemiz tarafından da TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen Paris İklim Antlaşması gelmektedir. Bu hedef, ülkemizi 2050 yılına kadar 60 milyar avro Karbon Vergisi ödeme yükümlülüğünden kurtaracak olması bakımından üzerinde önemle durulması ve yeni politikalar geliştirilmesi gereken bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Ülkemiz, bu mutabakat kapsamında 2053 yılı için kendisine net sıfır emisyon hedefi belirlemiş ve hazırladığı iklim değişikliği eylem planlarını kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları işbirliği ile tek tek hayata geçirmektedir. Bu noktada, ihracatının yaklaşık yarısını AB ülkelerine gerçekleştiren ülkemizin gerek küresel rekabette geri kalmaması, gerekse de bu devasa kaynağın ülke ekonomisine kazandırılması adına hepimize büyük sorumluluklar düşmektedir. Bizler de ajans olarak bu doğrultuda; imalat sanayii başta olmak üzere tarım, hayvancılık ve turizm gibi sektörlere yönelik yenilenebilir enerji kullanımının artırılması, döngüsel ekonominin yaygınlaştırılması ve enerji başta olmak üzere kaynakların verimli kullanımına yönelik olarak uyguladığımız teknik ve mali destek programlarımız ile 33 projeye güncel rakamlarla yaklaşık 105 milyon TL destek vererek 273 milyon TL’lik yatırımı harekete geçirmiş durumdayız. Bununla birlikte, ajans olarak, bölgemizde imalat sanayinde faaliyet gösteren firmalarımızın kurumsal, dijital ve yeşil dönüşümlerinin sağlanması amacıyla ilan ettiğimiz İmalat Sanayinde Dönüşüm Teknik Destek Programı kapsamında başarılı bulunan 36 projeden 11’inin firmalarımızın yeşil dönüşüm süreçlerinin tamamlanmasına yönelik olduğunu, bu kapsamda firmalarımızın enerji etütlerinin yapılması ve yeşil dönüşüm süreçlerine ilişkin yol haritaları hazırlanmasına yönelik faaliyetler yürütüleceğini özellikle dile getirmek istiyorum. Ajansımız desteği ile hayata geçirilecek olan bu projelerin, imzalanan protokoller kapsamında Konya Sanayi Odamız ve TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi ile işbirliği içerisinde gerçekleştirileceğini dile getirerek verdikleri destekler için Konya Sanayi Odamıza ve TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi’mize ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Son olarak da ajansımız öncülüğünde İklim Değişikliği, Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması temalarına yönelik olarak, ilimizin sera gazı emisyonlarının azaltılması odağında ve Türkiye’nin Net Sıfır hedefine yönelik ilgili ekosistemlerin geliştirilmesi, iyileştirilmesi, kurumların nitelikli insan kaynakları kapasitesinin artırılması, kurumlar arası işbirliklerinin artırılması amacıyla Konya İl Yeşil Mutabakat Komitesi kurulmuş ve belirli periyotlarla da gündemli toplantılar gerçekleştirerek çalışmalarını sürdürmektedir. Ajansımız tarafından gerçekleştirilen bu eğitim programı kapsamında da imalat sanayiinde faaliyet yürüten firmalarımıza yönelik TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Çevre ve Temiz Üretim Enstitüsü’nden Uzman Araştırmacı Tuba Budak Duhbacı tarafından Avrupa Yeşil Mutabakat Uyum Süreci, Karbon Ayak İzi Kavramı ve Hesaplama Metodolojisi, İmalat sektöründe karbon ayak izi hesaplama demonstrasyon çalışması, Kaynak Verimliliği Konsepti, Temiz Üretim Metodolojisi, Vaka Çalışması, İmalat Sanayinde Temiz Üretim Çalışmaları ve Kazanımlar, İmalat Sanayinde Temiz Üretim Çalışmaları Türkiye ve Dünyadaki Uygulamalar, Yeşil Finansman Olanakları gibi konularda eğitimler verildi. Eğitimlerin ardından TÜBİTAK Uzmanlarımız ve Sanayi Odamız ile birlikte destek alan firmalarımızın enerji etütleri yapılacak ve firmalarımızın yeşil dönüşüm yol haritaları belirlenecek. Ajans olarak bölgemizde yer alan firmalarımızın yeşil dönüşüm süreçlerinin tamamlanmasına yönelik çalışmalarımızın devam edeceğini belirterek, kıymetli destekleri için Konya Sanayi Odamıza ve TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi’mize çok teşekkür ediyor eğitim programımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum” dedi.